Bononun Unsurları ve Takip Hukukundaki Yeri

Giriş

Bono özellikle ticari hayatta taraflar arasında kredi açmak amacıyla sıklıkla kullanılan, Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) kapsamında belirli şekil koşullarına tabi olan ve belirli bir miktarın ödenmesi taahhüdünü içeren kıymetli evrak niteliğini haiz bir borç senedidir. Bono TTK m.776 ve devamı hükümlerinde düzenlenmekle birlikte niteliğine aykırı düşmediği ölçüde Poliçe hükümlerinin de bonoya uygulanacağı öngörülmüştür. Önemle belirtilmelidir ki, bononun bir kambiyo senedi olarak Takip Hukuku bağlamındaki yeri de önem arz etmektedir. Zira, kanun koyucu kambiyo senetlerini diğer borç ve alacaklardan ayrı tutarak kambiyo senetlerine özgü takip yolu öngörmüş durumdadır. Bu yazımızda da kambiyo senetlerinden bononun unsurları ele alınacak olup bononun Takip Hukukundaki yeri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Bononun Unsurları

Doktrinde kabul gören ayrıma göre TTK’da yer alan bonoya ilişkin hükümlerdeki unsurlar, 1) Bulunması Zorunlu Olan Unsurlar, 2) Alternatif Zorunlu Unsurlar ve 3) İsteğe Bağlı Unsurlar şeklinde gruplandırılabilecektir.

  • Bulunması Zorunlu Olan Unsurlar

Bulunması zorunlu unsurlar bonoya kambiyo senedi niteliğini veren unsurlardır. Bu unsurlardan bir tanesinin dahi eksik olması halinde senet bono niteliğini kaybedecektir. Bu unsurlar şu şekilde sıralanabilir:

  • “Bono” veya “emre muharrer senet” ifadesi

Bu ifadelerin senet metninde yer alması zorunludur. Senet metni dışında bir yerde bu ifadelerin yer alması senede bono niteliğini kazandırmayacaktır. Burada korunmak istenen menfaat, bir adi senede sonradan bu ifadelerin eklenmesi suretiyle bono niteliğinin kazandırılmasının önüne geçmektedir.

  • Kayıtsız ve şartsız olarak belirli bir para ödeme vaadi

Önemle belirtilmelidir ki, senet metni üzerinde yer alan “ödeme vaadinin” kayıtsız ve şartsız olmakla birlikte belirli bir paraya ilişkin olması gerekmektedir. Bu kapsamda, herhangi bir kayıt içeren senedin bono niteliğinde olmayacağı söylenebilecektir.

  • Lehtarın ismi

Senedin bono niteliğini kazanabilmesi için, kime ya da kimin emrine düzenlendiği açık bir şekilde senet metninde yer almalıdır. Bu bir tüzel kişi ticaret unvanına, bu kişi bir gerçek kişi ise ad ve soyadına tam olarak yer verilmesi gerekmektedir.

  • Keşidecinin imzası

Bonoyu keşide eden kimsenin (düzenleyenin) bunu usule uygun olarak imzalaması gerekmektedir.

  • Düzenleme tarihi

Düzenleme tarihi de bir senedin bono niteliğini kazanması adına önem arz etmektedir. Zira, düzenleme tarihi bulunmayan senet bono niteliğini haiz olmayacaktır.

  • Alternatif Zorunlu Unsurlar

Alternatif zorunlu unsurlar senet metninde bulunmadığı takdirde, TTK gereğince başka unsurların bunların yerine geçebileceği düzenlenir. Ancak bu alternatif unsurların bulunmaması halinde senet bono niteliğini kazanamayacaktır. Alternatif zorunlu unsurlar iki tane olup şu şekildedir:

  • Düzenleme yeri

Bonoda düzenleme yerinin gösterilmiş olması esastır. Ancak, düzenleme yeri gösterilmemişse, senedi düzenleyen kimsenin adının yanında yazılı olan yer düzenleme yeri sayılacaktır. Eğer senette bu unsur da yer almıyorsa, bono niteliği söz konusu olmayacaktır.

  • Ödeme yeri

Bonoda ödeme yeri de gösterilmelidir. Ödeme yeri için açık adres yazılmasına gerek bulunmamaktadır. Anlaşılabilecek şekilde bir yer adı gösterilmesi yeterli olacaktır. Ödeme yeri bu şekilde gösterilmemişse, düzenleme yeri aynı zamanda ödeme yeri sayılacaktır. Bu unsurun da bulunmaması halinde senet, adi senet niteliğinde olacaktır.

  • İsteğe Bağlı Unsurlar

İsteğe bağlı unsurların bulunup bulunmaması senedin bono niteliğine etkisi olmayan unsurlardır. Ancak yine de bu unsurların bulunması bono üzerinde gerçekleştirilecek işlemleri etkileyecektir. Bu unsurlardan birkaçına örnek vermek gerekirse:

  • Bedel kaydı

Bedel kaydı, bono üzerinde yazan “bedeli nakden/malen alınmıştır” şeklindeki ifadeyi işaret etmektedir. Bu ifadenin özelliği sene karşı ileri sürülecek senedin karşılıksız olduğu veya hatır senedi olduğu şeklindeki iddiaların önüne geçmektedir.

  • Yetki kaydı

Bono metni üzerine konulacak bir yetki kaydı ile birlikte, uyuşmazlık halinde hangi mahkemelerin ve icra dairelerinin yetkili olduğu belirlenebilir. Burada Hukuk Muhakemeleri Kanunu kapsamında düzenlenen yetki anlaşması hükümleri geçerli olup Mahkemenin belirli olması gerekmektedir.

  • Vade koşulu

Esasın poliçelere ilişkin hükümlerde düzenlenmiş olan bu hususlar TTK’da yer alan yollama gereği bonolara da uygulanabilecektir. Bu kapsamda bononun 1) Görüldüğünde, 2) Görüldükten belirli bir süre sonra, 3) Keşide gününden belirli bir süre sonra ve 4) Belirli bir günde ödeneceği ibaresi bono üzerine konulabilir. Ancak, bu zorunlu bir şart olmayıp zaten vadesi gösterilmemiş olan bono görüldüğünde ödenmesi gereken bono olarak kabul edilmektedir. Dikkat edilmesi gereken nokta, bonoya bu dört vade türünden başka bir vadenin konulamayacak olmasıdır. Bu vade türlerinden ayrıca bir vade belirlendiği takdirde senet bono niteliğini kaybedecektir. Yine vadenin yazı ve rakamla; ancak farklı farklı belirtilmesi halinde bono bu niteliğini yitirecektir.

  • Hakem kaydı

Bono metnine bonodan kaynaklanan uyuşmazlıkların hakem yolu ile çözümleneceği kaydı konulabilecektir. Bu kayıt aksine belirleme yapılmadığı takdirde cirantaları da bağlayacaktır.

Bononun Takip Hukukundaki Yeri

Yukarıda bahsedildiği üzere bir bono kambiyo senedi niteliğinde olduğundan Takip Hukukunda yer alan kambiyo senetlerine özgü takip yolundan yararlanılabilir. Kambiyo senetlerine özgü takip yolu İcra ve İflas Kanunu’nun m.168-170b hükümlerinde düzenlenmekle birlikte genel haciz yolundan farklı olarak ödeme emrine itiraz süresi 5 gündür. Bu takip yolunda, ödeme emrine itiraz satıştan başka icra takip işlemlerini durdurmaz. Bu kapsamda ödeme emrine itiraz eden borçlunun takip işlemlerini durdurması için icra mahkemesine başvurabilir. Genel haciz yolunda olduğu gibi bu yolda da borçlu imzaya veya borca itiraz edebilir. İmzaya itiraz dışında ileri sürülebilen sebepler borca itiraz kapsamındadır. İcra mahkemesi borcun itfa veya imhal edildiğini, senedin zamanaşımına uğradığını, borçlunun borçlu olmadığını veya icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde itirazın esası hakkında karar verilinceye kadar icra takibinin geçici olarak durdurulmasına karar verebilir.

Genel haciz yolundan farklı olarak icra mahkemesine başvurulabilmesi için özel nitelikteki belgelerin varlığı gerekmemektedir. İtirazın incelemesi doğrudan icra mahkemesi tarafından yapılacaktır. Borçlu icra mahkemesinde yapılacak incelemede ödeme emrine yaptığı itiraz sebepleri ile bağlı olup yine de bono metninden anlaşılabilen savunma araçlarını kullanabilecektir. İcra mahkemesinde borçlunun itirazının reddine karar verilirse, genel hükümler dairesinde borçlu tarafından menfi tespit veya istirdat davası açılabilecektir.

Önemli olan diğer bir husus, genel haciz yolu ile takipte rehinli alacaklarda önce rehnin paraya çevrilmesi gerekmekle birlikte, kambiyo senetlerine özgü yolda böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, kambiyo senetlerine özgü takip yolunda takibin dayanağı belgenin aslı ve onaylı örnekleri takip talebine eklenmek zorundadır. Şikayet başvurusu açısından da gün bazında farklılık bulunmamaktadır. Şikayet süresi genel haciz yolu ile takipte 7 gün iken, kambiyo senetlerine özgü yolda 5 gündür.

Sonuç

Ticaret hayatında taraflarca sıklıkla kredi amacıyla kullanılan bono, TTK kapsamında düzenlenmekle birlikte sıkı şekil şartlarına tabi tutulmuştur. Bu şekil şartlarından zorunlu olanların eksik olması halinde senet bono özelliğini haiz olmayacaktır. Görüldüğü üzere, bir senedin bono olup olmaması Takip Hukuku açısından oldukça büyük önem arz etmektedir. Zira, takibe konulan senedin bir bono olması halinde kambiyo senetlerine özgü takip yolundan yararlanılabilecek ve izlenecek usul genel haciz yolu ile takipten tamamen farklı olacaktır. Bir bono takibe konulacağı zaman bu usullerin bilinmesi ve doğru uygulanması borçlu ve alacaklı açısından yaşanabilecek hak kayıplarının önüne geçmekle birlikte alacaklı açısından alacağın daha hızlı bir şekilde tahsil edilebilmesine imkan sağlayacaktır.

en_USEnglish